22 Kasım 2009 Pazar

Vodoo People


Bu hafta sonu evdeyim. Polonyalı arkadaşım Emi ve onun erkek arkadaşı Alman Christian onun da iş arkadaşı İngiliz Collin ile olan Cuma akşamı eğlencemiz 8 bardak Rom-Cola mixlemesini mideme indirmek suretiyle son buldu. Türkiyede bu kadaar çok içsem ölürdüm kesin. Burda ölmedim. Aksine çok neşeliydim. Sabaha karşı eve döndüğümde kabuslar peşimi bırakmadı. Neredeyse hiç uyuyamadım. "Yatağımın başucundaki guguklu saat"i andıran kırmızı kilise her saat başı çanlarını benim için çalıyor sanırım. Cumartesi günü; yorgunluk ve uykusuzlukla harmanlanmış içki kokusunu, burnumdan silmem için yeterli bir zaman dilimi oldu. Aslında gece dayımın bir türlü boşanamadığı karısı ile ortamlara akmaya karar vermiştik. Ama satışa geldim. İlişkileri üzerine konuşmak için tam gününü seçtiler. Kuzenim onların ilişkilerindeki nezih gürültüden rahatsız olunca kilise çanlarının rehberliğinde oma evine gittik. Uyumuşum koltukta. Garip rüyalar biliçaltımın kullanma klavuzu gibi. Cumartesi gecesi rüyasında da tüftüften akan siyah sülüklerden kaçıyor ve insan boyunu çoktan aşan dalgalarda yüzüyordum. Saat tam 9:00 'du uyandığımda. Bir saat boyunca eve gitmekle gitmemek arasında kaldım. Bir sigara içtim. Sonra eve gitmeye karar verdim. Anahtar kapı deliğine girince burnuma ağır-aheste-ağır seks kokusu geldi. Birbirinden nefret eden iki insanın, nefretlerinde gizli kalmış sevgilerinin şehvete dönüştüğü anda ortaya çıkan o çok garip isteksiz kokuyu aldı burnum. Artık bu evde bir çift için hazırlanması gereken bir oda ve iki çocuğa ayrılmış ranzalı bir oda var. Bense yama gibiyim. Nerde yırtık var oraya dikilicem. İnsanlar garip napalım.

1 yorum:

  1. o kokunun iki erkekçe salınananı var ki o daha bi acaip..

    YanıtlaSil